Bazı sorular vardır, cevapları daha sorulmadan bellidir. Üstünkörü geçilir o yüzden, cevaplamaya gerek bile kalmaz. Bazı sorular vardır, cevapları değişkendir. Kişiye, zamana, duruma göre farklılaşır. Hatta bazen aynı kişiden farklı zamanlarda farklı cevaplar gelebilir. Bazı sorular vardır, o an için cevapsızdır. Sadece yaşarken veya yaşatırken o cevaplarla yüzyüze gelirsiniz. Cevap biraz sizde, biraz da yaşananlarda gizlidir aslında. Ama yine de soruya asıl cevabı belki de hiçbir zaman tam olarak veremezsiniz.
“Aşk evcilleşmememiş bir güçtür. Onu kontrol etmeye çalıştığımızda bizi yok eder. Onu hapsetmeye çalıştığımızda o bizi esir alır. Onu anlamak için çabaladığımızda kendimizi kaybolmuş ve şaşkına dönmüş hissetmemizi sağlar.” diyerek uzun ve şaşırtıcı bir yolculuğa çıkartıyor bizi Paulo Coelho, Zahir adlı kitabında. Bu yolculuk ruhumuz üzerine, kader üzerine, geçmiş üzerine ama en çok da aşk üzerine, sevmek üzerine...Ve sonra da, tüm bu akıp giden yolculuk esnasında birdenbire o soruyu saplıyor bir hançer gibi yüreğinizin tam da orta yerine; “Bir insan aynı anda iki kişiyi sevebilir mi?”
Bir yanda kendisini terk edip giden, ne aklından ne de yüreğinden bir türlü çıkaramadığı eşi, diğer yanda ise varlığından hep hoşlandığı, sevdiğini ve sevildiğini bildiği güzel, akıllı, başarılı sevgilisi....Biri kendini bulmasına yardım eden ama sonra aniden kendisi ortadan kaybolan ruh eşi, diğeri belki de bu içsel yolculuğun her anında varlığıyla destek olan ve her şeye rağmen seven, çok seven bir kadın...Ve tüm bu çelişkilerin genişletip daralttığı, eksiltip çoğalttığı, kısaltıp uzattığı bir içsel yolculuk...Derken yine aynı soru çıkıveriyor bir yerlerden, çıkıp da tam önünüze düşüveriyor; “Bir yüreğe aynı anda kaç sevgi sığabilir?”
Bazı sorular vardır, gerçek bir cevabı olabilmesi için belki de gerçekten sorulması gerekir. Ben kendime gerçekten sordum ama cevabım konusunda hala düşünüyorum. Sahi sizin cevabınız nedir?
*İlk yayın tarihi: 21/04/09
**Görsel: Deviantart
“Aşk evcilleşmememiş bir güçtür. Onu kontrol etmeye çalıştığımızda bizi yok eder. Onu hapsetmeye çalıştığımızda o bizi esir alır. Onu anlamak için çabaladığımızda kendimizi kaybolmuş ve şaşkına dönmüş hissetmemizi sağlar.” diyerek uzun ve şaşırtıcı bir yolculuğa çıkartıyor bizi Paulo Coelho, Zahir adlı kitabında. Bu yolculuk ruhumuz üzerine, kader üzerine, geçmiş üzerine ama en çok da aşk üzerine, sevmek üzerine...Ve sonra da, tüm bu akıp giden yolculuk esnasında birdenbire o soruyu saplıyor bir hançer gibi yüreğinizin tam da orta yerine; “Bir insan aynı anda iki kişiyi sevebilir mi?”
Bir yanda kendisini terk edip giden, ne aklından ne de yüreğinden bir türlü çıkaramadığı eşi, diğer yanda ise varlığından hep hoşlandığı, sevdiğini ve sevildiğini bildiği güzel, akıllı, başarılı sevgilisi....Biri kendini bulmasına yardım eden ama sonra aniden kendisi ortadan kaybolan ruh eşi, diğeri belki de bu içsel yolculuğun her anında varlığıyla destek olan ve her şeye rağmen seven, çok seven bir kadın...Ve tüm bu çelişkilerin genişletip daralttığı, eksiltip çoğalttığı, kısaltıp uzattığı bir içsel yolculuk...Derken yine aynı soru çıkıveriyor bir yerlerden, çıkıp da tam önünüze düşüveriyor; “Bir yüreğe aynı anda kaç sevgi sığabilir?”
Bazı sorular vardır, gerçek bir cevabı olabilmesi için belki de gerçekten sorulması gerekir. Ben kendime gerçekten sordum ama cevabım konusunda hala düşünüyorum. Sahi sizin cevabınız nedir?
*İlk yayın tarihi: 21/04/09
**Görsel: Deviantart
16 yorum:
Bu soruyu günlerdir sorguluyorum. Öyle bir an da yazdın ki bu yazıyı, içime "Durma,sorgula. Ama bulamayacaksın cevabı" diye fısıldadın.
Sevgilisi olan bir adamdan insan iki yerde olabilir bazen diye bir mesaj aldığımdan beri sorguluyorum bunu. Yaklaşık bir haftadır.
İki yer? Cevabım tek bir yerde sevilmek isterim olmuştu. Kendimden fazlasıyla emin bu cevabı vermiştim.
İnsan ne zaman iki yerde kalır bana göre? Bir kişiyi yeterince sevmediği zaman? ikinci bir kalpte bütünlemeye çalışır, diğerine olan sevgisinin eksik kalan yanlarını.
Uzun saçlı adamı düşünsene beenmaya. O doğan Cankudan Sonsuza Dek şarkısını söylerken, başka bir kalp geçebilir miydi senin içinden?
Ona yazdıklarını çok severek okudum. O aşktı. Cümlelerinden tanıdım.
O yüzden insan bir kişiyi gerçekten severse, ikincisine yer açamaz yüreğinde. Bak düşünüp buldum işte. Senin yazına yorum yazarken. Günlerce düşündüğüm, içinden çıkamadığım şeyi cevapladım. Teşekkür ederim bu yazı için.
@Elif Gizem: peki ya ben sana bu eski yazıyı yayınlarken içimden seni geçirdiğimi söylesem ve en çok senin yorumunun ne olacağını merak ettiğimi ne dersin buna? ben yürek bağı derim kendi adıma var olmasından çok ama çok keyif aldığım yürek bağı...
dediğin gibi sen zaten yorumun sonuna gelmeden cevaplamışsın soruyu. ve hatta "İnsan ne zaman iki yerde kalır bana göre? Bir kişiyi yeterince sevmediği zaman? ikinci bir kalpte bütünlemeye çalışır, diğerine olan sevgisinin eksik kalan yanlarını" diyerek özetlemişsin de...bana da aynı düşündüğümüzü belirtmekten ve sana katılmaktan başka bir şey kalmamış...
son olarak son cümlenin altını tekrar çizmek istiyorum; "insan bir kişiyi gerçekten severse, ikincisine yer açamaz yüreğinde"
ve senin için, yüreğin için, kendince doğru olanı bulduğun için çok ama çok seviniyorum. hep iyi olman dileğiyle...
teşekkürler yürek bağım...
Paulo Coelho "aşk evcilleşmemiş bir güçtür" derlemesini yaparken, benim en çok ilgimi çeken bölümü, aşkı anlamak istemek ile ilgili çabaların insan üzerinde bir şaşkınlık ve o derin yalnızlığın getirisi olan kayboluşu kısmıydı. Bu edebi kısım yazım sanatının ilham kaynağı olsa gerek diye düşünüyorum şimdi. Zira onun kontrolü ve hapsolması üzerine kurulu fantaziler saçmalıktan öteye gitmeyen, insani zaafların onun üzerindeki yenilgisinden başka bir şey ifade ediyor olamaz.
"Bir insan aynı anda iki kişiyi sevebilirmi" Nasılda yadırgayıcı bir uslup kullanılmış gibi geliyor ilk bakışta değilmi. Garip. Nasılda parçalanmış, dahası parçalanmayı kendi istemiş olan bir kalbin bu derinsel yoğunluğu bulunan sevgi bölünmesinden ketumlaşmayıp, dilbazlaşması aşkın gücünün o yaban yanını bize anlatıyor oysa.
Sırf bu nedenden dolayı bile hayatımızla ilgili cevapların birazı bizde, asıl önemlisi en çoğuda yaşananlardadır aslında. İşte benim cevabım.
onunla yaşananları, yaşadıklarımı, çoğunluklada onu; unutamıyorum.
sen aragonun mutlu aşk yoktur şiirini hiç okumadın mı maya, neden peşine düşersin bu papaz efendinin hı? bırak okuma cezmiyide
kimbilir o şimdi bilmem hangi fakülteden genç bi kıza edip cansever üzerine bitirme tezi hazırlamakla meşgüldür
evet aşk yoktur bu dünyada para en güçlü silahken hala, evet bende inanıyorum bunA
bir yüreğe kaç sevgi sığabilir?
yürek hissettiğini sığdırır kalbinde, ve hissettiği kadar atar.
yüreğin her iki kişiyleyse eğer, sürekli atıyor demektir heyecandan, kalbin sürekli atması ise bir süre sonra nefes darlığına, göğüs sıkışmasına yol açar. o zaman kalp krizi yakındır demektir ;)))
şaka bi' yana yürek sayıya bakmaz aslında! yürek aynı anda iki kişiyi de sevebilir, asıl soru hangisinin daha öncelikli olduğu değil midir?)
Zahiri ilk okuduğumda bende çok sordum o soruyu kendime ama cevabını bulamadım...
Gerçek sevgi bu olsa gerek dedim bazen ,sevdiğinin ardından nice ulaşılmaz yollardan ona ulaştığını gördüğümde...
Ona ulaştığında bir süprizle karşılaşıp ve hala seviyor ve onu öyle kabul edıyor olması..
Aşk gerçekten bu mu dedim kendi kendime...
Aşk gerçekten bumuydu?
Sorgusuz sualsiz herşeye evet demek mi?
@Kara Kalem: bu tarz konularda kesin bir cevap vermekten her zaman çekinmişimdir. bunlar öyle sorulardır ki "evet" cevabının bir anda "hayır"a ya da tam tersine döndüğüne şahit oluverirsin. ancak yaşarken ve yaşatırken cevaplanabilen ya da kesin bir cevabı olmasa bile en azından yaklaşılabilen sorular bunlar...
@atesinsesi: mutlu, mutsuz, uzun, kısa vb tanımlamaları kişiden kişiye, zamandan zamana değişir elbet bu kısmına bir şey diyemem sevgili atesinsesi ama her şeye rağmen aşk vardır, inadına vardır hem de ben de buna inanırım işte...
cezmi ersöz'e nereden geldiğini ve benim onu okuduğumu nereden çıkardığını anlamadım ama kendisini bilmek ve hatta leman'da çalıştığım dönemlerde tanımak dışında okumuşluğum yoktur. ve gerek cezmi ersöz gerekse başkalarının yaptıkları konusunda da gerçeklikleri ve geçerliliklerine şahit olmadan yorum yapmamaya özen gösteririm. bunu da belirtmeden geçemeyeceğim...
teşekkürler...
@b.n.n: sevebilir mi gerçekten yoksa öyle olduğunu mu sanar acaba? ama dedim ya bunlar içinde olunmadan net cevaplar verilebilecek sorular değil bana göre...
@Elif..den: aşk gerçekten o dur evet. koşulsuz, sorgusuz sualsiz ve hatta belki de karşılıksızdır. ama insanoğlu böyle bir aşkı, gerçek aşkı kaldıramadığı için teğet geçer hep aşka, yaşadıklarını aşk sanar ve sonra da aşk yoktur, inanmıyorum der...
bu arada ben bir süredir senin sayfana giremiyorum haberin ola...
Elif çok güzel söylemiş benimde belirtmek istediğimi. Eksikleri bir başkasında kapatmaya çalışmaktır bu.
@Efsa: ben de katılıyorum Elif'in söylediklerine kelimesi kelimesine....
fizikte ve kimyada olan neyse, hislerimizde olan da onların yansımalarıdır.. kalp pompalar, kan dolaşır, geçtiği yerlere hayat verir.. duygularımız kandır.. bir bir kalbe kaç sevgini sığar; yuvası kalp olan bir damla kanda kaç alyuvar, kaç akyuvar bulunur?
@**: bu açıdan hiç düşünmemiştim. bir bütün olarak düşündüğümüzde evet yansıma olması çok doğal. teşekkür ederim bu bakış açısı için...
Yüreğine sağlık Beenmaya'm
@Antipatik Yazar: teşekkür ederim sağolasın :)))
Yorum Gönder