7.09.2011

GEÇMİŞ ZAMAN MEZARLIĞI

Bir insan bir başka insandan ne zaman ve nasıl vazgeçer? Bu insan geçmişinin önemli bir bölümünde –çocukluğunda- yer almışsa, akrabalık diye tanımlanan bir kan bağıyla bağlıysa sana ve tüm bunlara karşılık arada herhangi bir kavga, kırgınlık, kötülük yaşandığı hatırlanmıyorsa? O zamanlar hiç sona ermeyeceğini düşündüğün o iletişim nasıl kopar bir anda, bıçak gibi net ve keskin? Birbirinizi sizin dışınızdaki tüm evrene karşı koruyup kollarken o günlerde, hangi zamandan sonra birbirinizi arayıp sormaz, varlığınızı bile hatırlamaz olursunuz? Hayatınıza giren her yeni insan mı alır, geçmiştekilerin yerini farkında bile olmadan? Her yeni insanla, yaşamla geçmiştekileri unutur muyuz?

İşte tüm bu sorularla birlikte girdim bugün hastane kapısından. Seneler sonra, çocukluğumun en yakın şahidi olan o’nunla karşılaştığımız ilk yer burası, bir hastane odası olmamalıydı diye düşünerek. Ve birbirimizi gördüğümüz ilk an, ağzımızdan dökülen kelimelerin “geçmiş olsun” ve “teşekkür ederim” olmasına hayret edip üzülerek...

Sevgili;

Geçmiş bir nevi yaşam ve insan mezarlığından mı oluşur hani adına anı dediğimiz? Peki kim kimi öldürür önce, öldürür ve gömer tüm yaşanmışlıkların üzerine? Kim kimden vazgeçer de, kim sessiz sedasız terkedilmeyi seçer?




Görsel: Flickr.com

28 yorum:

Parpali dedi ki...

Kim, bilemeyiz ki bazen.

nil dedi ki...

maya, dün gece bir haste odasına ilşkin kurgusal birşeyler gelivermişti zihnime. şimdi bu yazıyı okuyunca... bir tuhaf oldum. kim sorusunun yanıtı verilebilir mi bilmem, vazgeçer gibi görülen belki de vazgeçirilmiştir?..

Ateş Böceği dedi ki...

istenmese vazgeçilmez aslında..Ama neden vazgeçilir hiç bilinmez tıpkı kimin daha çok sevdiğini bilmediğimiz gibi..

ben bu duyguyu en son 4 yıl önce yaşadım baba'mı ziyaretim esnasında ..

suve dedi ki...

geçmiş zaman mezarlığı, en güzel mezarlıktır bence maya :)

dönüp baktığında bi sürü yaşanmışlık görürsün, yollar ayrılmıştır belki, ama zaman aslında iki kişiyi de kollar bunu yaparken, yaşamak gereken yeni şeyler vardır, almak gereken yeni dersler.

bu yüzden terkeder insanlar insanları, kimin kimi nerde bıraktığının önemi yoktur, herşey bizim içindir, biraz daha büyümek için.

Vladimir dedi ki...

Oluyor bazen nadir de olsa. bazen ölüm bile affettirmeye yetmiyor böyle silinmeleri. Bence oraya takılmayıp, kesip atmayı öğrenmelisin ya da kesip atamadığın kimse için sonuna kadar mücadele edip her fırsatta varlığını ve karşıdaki insana onun sorumluluklarını anımsatmalısın. Yoksa başa çıkamayacağın bir yük olup sırtına biner. :(

Yazgüneşi dedi ki...

bazen
bazıları
öyle usul usul kayıp gidiveriyor ki hayatımızdan..
öylece bakakalıyoruz arkaladından..
nedeni
nasılı
ne zamanı
muamma kalıyor hep..
ve o mesafe
aynı hastane odasında yanyana gelindiğinde bile kapanmıyor
o uçurum orada öyle durup duruyor...

beny dedi ki...

bazen orkestra çalmaya devam eder de
bazen bir enstrüman susuverir.
o tek başınayken susarsa şarkı biter de
orkestranın içindeyken suskunluğu kulak ardı edilir.
seçim yapmak gerekmez bazen
o mezarın eşiğinde ölüverir aniden.

Pusulasız Hayat Kitap Sesleri dedi ki...

Bunları bilemeyiz yaşamak lazım Maya'cım ...

Azura dedi ki...

Ah! :(

Ebru dedi ki...

Halil Cibran mıydı 'insanlar birbirlerinden çok aralarındaki boşluğu kucaklar' diyordu o boşluklarda ne çok şey gizli kucakladıkça uzağımıza dökülüyor zaman ve sıçrıyoruz sanki her yana. Parmak ucuyla bir fiskede her yana sıçrıyoruz ama onlarca kez öldürülüp ölmüyoruz.

beenmaya dedi ki...

@Parpali: bazen de bilmek istemeyiz sanki...

beenmaya dedi ki...

@nil: bu cevabı yaşananın, yaşayanların içinde verilebilecek bir soru belki de...

ve sevgili nil, o kurguyu yaz lütfen güzel kelimelerinle...

bekliyorum...

beenmaya dedi ki...

@Ateş Böceği: ah ateşim böceğim bilinmez ya bazen gerçekten kim ve niye diye işte onlardan biri...

yorumumda da belirttiğim gibi çok özledim ben senin kelimelerini...

beenmaya dedi ki...

@suvebeyaz: bazen o noktaya erişebilmek için, geçtiğin yolları ve geldiğin yeri görebilip anlayabilmek için zaman gerekir. yaraların kabuk bağlaması, iyileşmesi, yolunun, yönünün devam etmesi...

beenmaya dedi ki...

@Vladimir: aslında en büyük sorunumuz affetmeyle ilgili. kendimizi affetmekle. bunu bir başarabilsek karşımızdakileri, geçmişi de affedebiliriz belki...

beenmaya dedi ki...

@Yazgüneşi: ne çok zaman, yer, kişi, durum, yaşanmışlık giriyor araya ve hep bir mesafe bırakıyor bundan sonra olsak bile yanyana...

beenmaya dedi ki...

@beny: senin şu yorumların var ya yorumların bitiriyor beni...

beenmaya dedi ki...

@özlem: bazen yaşadığımız halde bile bilemiyoruz ya zaten...

beenmaya dedi ki...

@Azura: ://

beenmaya dedi ki...

@Nehir İda: bazen de zaman arsız bir kuş oluveriyor, bir geçmişten bir şimdiden kanat vurup duruyor...

Muhabbet Çiçeği dedi ki...

KİM BİLEBİLİR Kİ İŞTE. NEREDE NE ZAMANDA HAYATIMIZDA KİMLERLE NE ORTAMDA KARŞILAŞACAĞIMIZ :(
HAYAT İŞTE...

beenmaya dedi ki...

@Muhabbet Çiçeği: kimse bilemez kimi zaman yaşayan ve yaşatanlar bile...

Adsız dedi ki...

Sevgili Maya, yüreğimizin bir köşesinde kalmış,çoktan göçmüş gitmiş,yokoluş sebeplerini dahi unutmuş, eski dost mezarlarını ziyaret etmez miyiz ara sıra?

beenmaya dedi ki...

@Adsız: sadece arasıra mı bazen hiç çıkmaz ya aklımızdan, yüreğimizden sevgili adsız...

Elif Gizem dedi ki...

anlaşılmış ama yine de yalnız kalmış gibi hissettim kendimi bu yazıyı okuyunca. Anlayan sen, yalnız bırakanı bilmiyorum. İçine sağlık yeniden, yeniden...

beenmaya dedi ki...

@Elif Gizem: hatta en zoru ağırı da o olmuyor mu zaten; yalnız kalıyor olmak anlaşılmaya rağmen...

Adsız dedi ki...

yine okudum tekrar okudum en baştan okudum.. durup düşünmemi sağladın yine.. 3 yıldır aşklarımı üzüntülerimi sevinçlerimi yaşıyorum blogunda birgün olurda bırakıp gidersen ne yaparım diye düşündüm:(

beenmaya dedi ki...

@Güneş: bir gün olur da gitmeye karar verirsem eğer o zaman düşünürüz ne yapacağımızı boşver. gel biz şimdi'nin tadını çıkaralım işte birlikte ne güzel :))