16.09.2011

KURULU SAAT

Bir yelkovanın telaşında akıp gidiyor yaşam. Aynada kendi suretim. Suretimde başka başka hayatlar. Eski bir fotoğrafa bakar gibi bakıyorum kendime şu an durduğum yerden. Tarihim yok. Kimliğim belirsiz. Bilinmeyen bir zamanda sıkışıp kalmışlığım. İçimde yer etmiş bir sıkıntının izlerinde her seferinde önce kendimi bulup, sonra yeniden kaybediyorum.

Bir akrebin zehirinde eksilip gidiyor yaşam. Her gün başka bir parçamı bırakıyorum ardımda. İçimde kalanlar, düşlerimdeki zamanlar, çalamadığım kapılar üşüşüyor belleğime. Üzerimdeki açıkları kapatıyorum son bir telaş. Dikiyorum yaralarımı. Ruhumdaki deliklere gücüm yetmiyor. İçimdeki boşluk anlaşılmasın diye her seferinde en güzel elbiselerimi giyip, en renkli makyajımı yapıyorum.

Ben zaman yoksunu kurulmuş saat. Bir yanılsamanın içersinde, tanımı olmayan bir öfkeyi taşıyorum. Her seferinde yineleyip kendimi iklimsiz mevsimleri yaşıyorum sil baştan. Yüreğimin sarkacı aklımın çıkmazlarında...Her salınışında kendi kendimin önce celladı, sonra kurbanı oluyorum.




*İlk yayın tarihleri: 02/12/08’ ve 14/12/09’
**Görsel:
Flickr.com

26 yorum:

kuzguni dedi ki...

bazı saatlerin kolları "akrepkovan"dır, bazı saatlerde..

-orada şimdi saat kaç değil?-

Parpali dedi ki...

Önce celladı, sonra kurbanı. Hep ama... üzerinden ne kadar zaman geçse de bu hep böyle.

İ.x.İ.r dedi ki...

zaman her şeye ilaç değil...

Ebru dedi ki...

ve hep eşyalardan medet umuyoruz gizlesinler diye. Gizliyorlar da değil mi?

y. dedi ki...

"yok olup giden bütün umutlara... kurduğumuz tüm hayallere rağmen hiç değişmeyen dünyaya..." der ulis’in bakışı'ında. "üstelik zamanlama ve zamansal denklik sadece kadınlara özgü değildir, hepimiz bundan nasibimizi alırız ve hayat canım mayam, daha bugün biryerlerde dinlediğim gibi, bir seçim yapıp yürüdüğümüzde hep diğer yolun ardımızda ama birşekilde de aklımızda kalması olabilir mi...

ps; bir bardak kırılır, bir kadın içinden geçer, dikilir elbet kesikler ama her baktığında yıllarla eskiyen izi de sızısını da duyarsın, en azından ben duyuyorum, camın sızısını bile.

kucaklarım kocaman.

nil dedi ki...

"Ruhumdaki sarkaç bir atıyor beni
cesaretin beyaz atına, bir çekiyor içeri ağulu korkuya." demiş birhan keskin, her kadının bir sarkacı var işte, onu gel-gitlerine salan,dengesini bozan ama sonra yeniden sarkacın salınımlarına uyduğunda kendi ritmini yeniden ve yeniden kuran.

Ateş Böceği dedi ki...

Hepimiz her gün azalıyoruz nasılsa .Ha erken ha geç
Bitse de gitsek..

ELİF dedi ki...

Zamanın akrebini öldüremiyoruz ah mayacım,ısırdıkça tedavi etmeye çalışıyoruz.
Her tarafımız yara bere içinde..

Azura dedi ki...

Yüreğine kurban!

Adsız dedi ki...

Kubat & Yasmin Levy - İnce İnce

Elif Gizem dedi ki...

zaman içindekilere, yüzündekilere, dilediğin her şeye uysun mayam. Sana uyumlu olsun ve gelsin yanıbaşına uyumla otursun...

beenmaya dedi ki...

@kuzguni: bazı saatlerdeyse akıl başka yürek başka rakamların üzerinde...

burada bugünlerde zaman akmıyor.

beenmaya dedi ki...

@Parpali: değişen hiçbir şey yok hem de...

beenmaya dedi ki...

@İ.x.İ.r: zamanla geçmez. zaman geçer ama senden geçmesi gerek önce...

beenmaya dedi ki...

@Nehir İda: hem de nasıl. ve gizlemek, saklamaksa niyet en iyi becerimiz...

beenmaya dedi ki...

@y: ardımızda ve aklımızda kalanlar yüzünden yaşayamadıklarımız belki de...

yüreğinden öperim sevgili y.

beenmaya dedi ki...

@nil: bir ileri bir geri bir ileri bir geri...

beenmaya dedi ki...

@Ateş Böceği: bitmeden gitmek yok!

beenmaya dedi ki...

@ELİF: zaman kesiği ne de can yakıyor öyle değil mi...

beenmaya dedi ki...

@Azura :))

beenmaya dedi ki...

@Adsız: teşekkürler...

beenmaya dedi ki...

@Elif Gizem: olmaz ya dilemesi düşünmesi bile güzel öyle değil mi...

canım benim, hepimizin...

öykü dedi ki...

burda da zaman akmıyor
ama sızleyken dayanılır oluyor hıc degılse
optum mayacım

beenmaya dedi ki...

@öykü: zamanı anlamlı kılan içindekiler, sahip olduklarımız, yaşayıp yaşattıklarımız değil mi zaten canım öykü...

Elif Gizem dedi ki...

Zaman geçerken, aynalara yenilirken, biraz da hayatın kurbanı oluyoruz aslında. sonra da en çok kendi kendimizin sanırım.

beenmaya dedi ki...

@Elif Gizem: en başta ve en çok da kendimiz Elifim Gizemim...