Başladığım yere geri döndüm az önce. Öznesi olduğun cümleleri doldurup da bavula, hiç gelmemiş bir treni yolcu ettim yüreğimden. Çekildim içimin en kuytu yerine şimdi, yanıbaşımda yalnızlığım, senden sonra kalan sessizliği dinliyorum.ben içimin solunda oturuyorum
sağ yanım boşlukta...
sen benim sol yanımdasın
adın yoklukta...
soruyorum şimdi sana;
en çok hangi yanda acır canın,
gidende mi, kalanda mı?
hangi tarafta kalır en çok adın,
susanda mı, soranda mı?
peki hangisinde daha çok varsın
yürekte mi, akılda mı?
giden gider.
sen hep geride kalan mısın,
yoksa koca bir yalan mı?
aşk...
adın bende,
izin yüreğimde.
yokluyorum da şimdi aklımın takvimini
senden yana hep devrik zamanlar kalmış belleğimde.
sözlüklerde bile bir karşılığın var oysa
bir tek onun dilinde olamadı.
bir tek onun yüreğinde yok.
Görsel: loadtr.com
54 yorum:
Tabi ki hep yürekte O
Akıl girdi mi devreye
Çıkıp giden de hep O
:(((((
Olmayınca olmuyor işte...Yüreği hep hazır tutmak gerek yeni olacaklara...Galiba sürekli hüzünlenmekten ve beklemektese böylesi daha güzel...
Gidenin ardında kalanın gerçekleri görmesi diyoruz biz buna...Hiç kimse için canın yanmasın...Canın yanacaksa kendi hatalarına yansın...Giden varya giden en kolayı seçmekle zaten karakterini belirtmiştir...Canını acıtan herşeyin topuklarına sık ki peşinden gelmesinler...Şimdi kızımda olucak ya böyle kendilerine değer verenlerin canını acıtan erkekleri hedef kitlem haline getirme olasılığım arttı :D...Seni çok öpüyorum güzel bir hafta diliyorum...
offf offff efkarlandım...
Çok güzel satırlar canım yaa. En çok gidendemi kalır aklın kalandamı. Benim en çok gidende kalır aklım. İçim cız etti yaa. Özlemim daha bir depreşti şimdi bak :)
Alıntı: "....Soruyorum şimdi sana; en çok hangi yanda acır canın
Gidende mi, kalanda mı..."
Harika bir alatım...
Maya, ne güzel soruların var..şiire dönüşen.
"Hangi tarafta kalır en çok adın
Susanda mı, soranda mı..." ve diğerleri..
Sen hep geride kalan mısın yoksa koca bir yalan mı?
Geride kalan için hep kafamızda bu düşünce gidip gelmez mi zaten...
Tüm cümlelerin etkisi farklı... Çok güzel...
@sufi: akıl işi değil sadece yürek işi :))
@efsa: :((
@Maviye Yolculuk: yürek işidir ya bu sevincini de yürek yaşar yasının da yine yürek tutar öyle değil mi...
@portakalmavisi: :)) güzel annem benim vallaha güldürdün beni. hep böyle kal sen emi :))
@Flame: canım benim efkarlanma. gelip geçiyor işte :))
@Muhabbet Çiçeği: peki aşk kimde kalıyor en çok :)) cevabını duydum gibi :))
@isMurat: sağolasın :)) peki ya sence :))
@vili: hepimizin sorular değil mi aslında bu. hepimizde olup da sadece canımız yandığında gün ışığına çıkan...
@bariisss: gidenlerinde bir öyküsü vardır aslında dinlenmesi gereken. ama genelde gidenler anlatmaz ve öyküler hep kalnalarca yazılır öyle değil mi...
Çok güzel bir yazı olmuş fakat gidenlerin içi daha çok acıyor ya...
Ben gidenlerdenim ve öyküm hiç bitmedi hala içimde yazılıyor...
@Tuana: kalanlar kadar gidenlerinde bir öyküsü vardır diye düşünürüm bende hep. ama nedense gidenler dile getirmezler bu öyküyü, belki anlaşılamayacağını düşündükleri için kimbilir. ve bu nedenle daha çok kalanlar adına yazılır öyküler, kalanlar tarafından. oysa gidenleri de dinlemek gerekir. içinde yazılan o öyküyü çok merak ettim...
Eksik cümlelerin...sözcüklerin yarım...Hayat acımasız oğlu acımasız...Yanlış aşklar kitiphanesi kalbin...Sen Kendi kendini yargılıyorsun her yeni günde...Geçmiş avuçlarında...yaşam buruk...sesler sadece bir gizlenme oyunu..."O" yok..."O" geçmiş düşlerde..."o" sensiz sevdalarda...Sen...Sen acılarla sevişiyorsun...Ağlasın yüreğin...Dök içinde kalmışları...Yarınlarda bir düş kur bu gece...Artık son sıkıntılar bunlar..
@yalnızlık okulu: bol bol anlatmalı aslında onu. önce kendine, kendi yüreğine, olanıyla biteniyle, iyisiyle kötüsüyle sadece anlatmalı. anlattıkça geçmiş bir yük olup çıkar ve bir anı olarak kalır diyordu bir kitapta. bu yükü belkide bu şekilde geride bırakmalı daha sağlam, daha yeni çıkabilmek için yarına...
bakıyorum fingir fingir geziyon..laf sokmaya geldim başım ağrıyor yazını sonra okuyacağımdır..acukta bende fingirde desem burnun kalkar deelmi ..hadeee.
@peri'm: ey be perim neler dersin sen öyle. ben sana çayı demle, kestaneyi at kuzinenin üstüne geliyorum demedim mi :))
Sana artık bu yazına da bayıldım demekten utanıyorum.Az kalıyor kelimelerim.. O boşlukları dolduramayanlar, utansın..
giden mi kalan mı bilemem de... demek ki içinin sol yanında hala onunla yanyana oturuyorsunuz....
derin bir nefese dönüştü yazın.
içime çektim ama
çıkartamadım dışarı.
kaldı içimde sanki.
sonra bir sancıya dönüştü orada,
çok yakındım sanki,
ama tutunamadım.
sözcükleri yuttum.
kalbimi susturdum.
ve sonunda çıkarttım nefesi içimden.
rahatladım ama
nefesin çıktığı yerdeki boşluk
yaktı bu sefer canımı,
derinden.
@Brajeshwari: Burcu'm sen birşey demesende olur. sadece ol yeter :))
@enteldantel: içimin sol yanı ne bitirmesini ne de göndermesini becerebiliyor ne yazıkki...
@purkua: işte o boşluk yüzünden içimizde bu kadar çok şey biriktiriyoruz ya bitmesine, geçip gitmesine, artık bilinmemesine rağmen. bir kitapta unutmak herşeyiyle unutmak ve içinden çıkarmak demektir. ama bunu yaparsan öyle büyük bir boşlukla karşılaşır ki insan işte bununla baş etmeye herkesin gücü yetmez. bu nedenle de unutmaz insan. o boşlukta kalmak yerine o acıyı yaşamayı tercih eder diyordu...işte bunun gibi...
not: hoş geldin sayfama kırmızı aykkabilarınla güzel bir iz bıraktın...
biz onun avuçlarında bir yagmur damlası olmak isterken..
o hiç yagmur yagsın istemiyorya o yıkıyor insanı..
Bir tek onun dilinde olamadı.
Bir tek onun yüreğinde yok...
ne güzel anlatmışsın finalde..
sevgılerle
@Elif...den: ayrı dillerde konuşuyorken aynı duyguları hissedebilmek mümkün olmuyor ne yazıkki ve böyle olduğunda da devam edebilmek...
teşekkürler canım. sevgiler benden...
gelip geçici olan efkar değil, sol yanımızdaki sızı aslında öyle değilmi beenmayam?
ameliyatta unutulmuş bir obje gibi, hareketsizken varlığını, kıpırdamaya çalıştığında yokluğunu unutturan şey...
gelip geçici olmayan duygular sarsın ruhunu, bütünüyle!
@serzeniş: ne güzel söylemişsin öyle hareketsizken varlığını, kıpırdamaya çalıştığında yokluğunu unutturan şey diye...
dileğin dileğimdr aşk böcüğüm sevgimle sana ve diğer böcüğe :))
Tam 5 dakika olmuş yorum sayfasının önünde boş boş bakışıyorum sayfayla. Vurdu beni yine; lal kaldım bu sefer bir de üstelik beenmayacım...
ne diyeyim sen yaz böyle ben de okuyup bir daha aşk isteyim ve istemeyeyim. sonra da;benim çözümüm işte! en büyük aşkı bulunca giden de yok kalan da yok, orada onda kaybol gitsin.:)çok kolay gibi değil mi? ama yol uzun ve zorlu işte...
@Su İzi: en büyük aşk içimizde değil mi aslında bulup bulup kaybettiğimiz, vermesini ve paylaşmasını bilmediğimiz için çoğu zaman yitirip de durduğumuz, tükettiğimiz...ve hangimiz kısa ve kolay olanı seçiyor ki işin sonunda aşk varsa, aşk olacaksa :))
çok teşekkür ederim güzel yorumun ve sözlerin için. su gibi izini bıraktın yine sayfama ve yüreğime. sevindirdin :))
yorgun bir İstanbul gözlerim
yorgun bir mavi
ellerim kardan adam
buz kesmiş yanar ellerim
ve sözlerim dilsiz
gecemin yeni hali gibi
özlemim geleceğe
gelemedi gitti sevdiğim...
....
sessiz gecelerimde kaybettim benligimi,
bilinmeyen yerden gelen senliğimi dinledim.
soluğumu çalan o sesi, ağlayan gülümü gören var mı?
sessizliğimi arıyorum...
(k.z)
@kutup zencisi: bulunur mu dersin...bulur muyuz bir gün...
Giden gider, o belli ki hep geride kalan.. sozun bittigi yer artik burasi..
Ben de Burcu gibi, utaniyorum bu yaziya bayildim demeye..
Bu nasil bir aci boyle..? Bu nasil bir bas egmeden kanayis?
@Mehtap P.G: baş eğmeden kanayış...ne tuhaf her ikisini birde yani hem kanayıp hem baş eğerek geçsek, geçebilsek bu acılardan daha mı farklı olur acaba diye düşündüm bu cümlenin üzerine...
ve de çok mutlu oldum kelimelerine bu yoğun ve yorucu günün üzerine...
sevgimle...
Soruyorum şimdi sana; en çok hangi yanda acır canın
Gidende mi, kalanda mı...
çok güzel olmuş, en çok bu kısmına takıldım...
@delirapunzel: çünkü en çok o noktada sorular birikiyor öyle değil mi. cevabı tam olarak asla verilemeyen sorular...
"Senden yana hep devrik zamanlar kalmış belleğimde"
çok beğendim ben bu satırı, buraya takıldım.
çok çok güzel olmuş.
@feanor: :)) bu satır benim içinde çok çok ayrı bir yerdedir nedense :)) teşekkür ederim. ziyaretin ve değerli yorumların için... sevgiler :))
:) yine gelicem; hep gelicem sanırım :)
@feanor: bende az önce geldim gördüm ve anladım ki bu ziyaretler karşılıklı olucak :))
Bizim için önemli olanlar gitse bile hem akılda hem yürekte kalmayı başaranlardır.
Sevgilerimle canım...
@özlem: aynen öyle canım benim. sağolasın...
bu aralar aşk ile ilgili herşey canımı acıtıyor. aklım da yüreğimde her bir hücremde aşk var...
@petunya-egzotica(candies): keşke acıtmasa da her an seni daha da büyütse, daha da güzelleştirse...şimdi olmasa bile umarım en kısa sürede olur...
En çok hangi yanda acır canın
Gidende mi, kalanda mı...
Hangi tarafta kalır en çok adın
Susanda mı, soranda mı...
yüreğinize sağlık...
@ferkul: teşekkür ederim. hepimizin yüreğine sağlık :))
Orada ya da burada olması önemli mi?! Sen kaybetme kendi yüreğinden!
@pRncfRn: özer bal geldi aklıma bu yorumundan sonra.
nasılsa öyle yaşanacaktı
ha bugün yalnız
ha günün ötesi
seni sevmek
beni harcamak olmayacaktı
sana yüklediğim anlamları
senmişsin gibi düşünme
aldanırsın
sen o anlamlarda
sadece bende varsın
ben seviyorsam
sen bahanesin...
Aşk:Aşırı sevgi ve bağlılık duygusu, sevi, amor (II):
"Gönlüm düştü bu sevdaya / Gel gör beni aşk neyledi"- Yunus Emre.
*
aşk arapça olmasa belki başka bir kelime ile ama kendimize ait bir kelime ile ifade edilse, o zaman daha mı farklı olurdu o duygu...aşk üç harf..tıpkı adam adalet namus vs gibi,dejenere olan kelimeler gibi.
aşk kelimesinin yerine bir kelimeyi dur şimdi uyduruyum, aşk uydurma olmaz der belki insanlar, oysa insan bile uyar uydurulur yaşama.
aşk:sutuz; yani sudaki tuz.çöldeki su değil.sudaki çöl ve o çölü,tuzu kanaak,bile bile lades olarak içmek.
;)uydurdum
@beyazmavi: güzel uydurmuşsun :))
giden mutlaka dönüyor bir gün.. ama erken ama geç.. inan bana dönüyor..
döndüğünde bıraktığı gibi bulamıyor sadece kalanı..
kalan bekliyor olsa da olmasa da..
@7.oda: daha dün bir arkadaşımın görüp uyarmasıyla benim iznim olmadan facebook'ta son cümleleri ve adı değiştirilerek paylaşılmış hatta bir de video ekklenmiş olan bu yazımla ilgili uğraşıyordum ve sen bu yazımı okuyup yorumladın gerçekten ilginç bir tesadüf :)))
tamam; hikaye anektod fıkra anlatma kabiliyetim sıfır.şimdi anlatıyım:
"adam sorgudaymış.zorla ifadesinde yapmadıkalrını kabül etmiş.hakim karşısına çıkmış.zorla yazdırdılar demiş.ifadesindeki her cümlenin son harfi ile --iskence altında ifade veriyorum-- demiş"
Emre Kongar anlatmıştı (Çetin Altanmış ifade veren sanırım).
hah,diyeceğim o ki...yıllar geçmiş yazmayalı sana, cümle bile kuramıyorum :)diyeceğim şu, yazılarındaki 64. harf ile 97. harf birleşince bm olsun, BenMaya :) ve son cümlenin kelimesi yazının yazıldığı günün ilk harfi ile başlasın ..:)tamam, bu benim abartılı çözümlerim...40 yazı okusam ve biri sana ait olsa senin yazdığını okuyucun bulur :)
Elbet kendi yazmadıkları yazıya kendilerininmiş gibi havasını verenlerle ilgili düşüncem senin fikrinle paralel...
hadi görüşürüz, ama bir müddet sonra, bu sıralar aralardayım,sık yorum yazmıyorum, kar fırtınalı gelecekmiş,kendine iyi bak, 5-10 gün sonra belki yine yazarım yorum..
mutlu sağlıcakla hoşça kal
@beyazmavi: :))))) ilahi sen güldürdün ya beni yine :))
dikkat et kendine ve ailene :)))
biliyorsun epey bi geriden de olsa :) sıradan eksiksiz atlamadan istikrarlı bir şekilde okuya okuya geliyorum, sıra bu yazındaydı :))
kim yapmış feys de uyardın mı ??
@7.oda: bilmez miyim. ve sen de biliyorsun ki bu benim çok hoşuma gidiyor :))
evet hallettik şimdilik. gerekli düzeltmeler yapıldı, özürler dilendi, neden böyle olduğuna dair haklı veya haksız bahaneler söylendi. ta ki bir sonrakine kadar...
biliyorsun bu işin ne yazı ki duracağı bir nokta yok :((
Yorum Gönder